Diyanet-sen Bursa 1 Nolu Şubesi Banka Promosyon Anlaşmaları Hakkında Kamuoyu Duyurusu

Banka promosyonları için yapılan anlaşmalar hakkında, doğru bilgiyi üyelerimize aktarmak ve kamuoyunda yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermemesi için bu açıklamanın yapılması gereği duyulmuştur.

Yapılan anlaşmalarda Diyanet-Sen'in boykot ve faiz konusunda hassasiyet göstermediği gibi söylemlerle sendikamız sorumlu tutularak eleştiriler yöneltilmiştir. Bu söylem ve ifadeler İslam ve Diyanet düşmanları tarafından da desteklenerek kamuoyu yanlış yönlendirilmekte ve gerçeği yansıtmamaktadır.

Memur-Sen ve onun çatısı altında faaliyet gösteren Diyanet-Sen, mazlumların yanında yer alan, siyonist işgalci ve emperyalist görüşleri reddeden, bu zalimlerin mağdur ettiği tüm coğrafyalara milyonlarca lira yardım eden, bu zalimlerin meydana getirdiği mağduriyetin önlenmesi için Türkiye'de zalimlere karşı boykotları ve yürüyüşleri sevk ve idare eden yerli, milli ve ümmetçi bir anlayışla iyiliğin öncüsü olan bir sivil toplum kuruluşudur.

Bununla beraber, kurulma amacımız olan Diyanet ve çalışanlarının ekonomik ve özlük haklarının kazanılması, insanca yaşama seviyesine çıkarılması için mücadele veren bir sendikayız.

Son dönemde katılım bankaları ile ilgili illerimizin %90'ından şikayet gelmektedir. Mağduriyetler büyük iller hariç katılım bankalarının şubelerinin olmaması, bankaların paraları geç vermesi, kredi kartlarında doğru dürüst taksit yapılmaması ve çalışan memurlarımızın bir bankaya ulaşmak için 300-400 km yol kat etmek zorunda kalmalarından kaynaklanmaktadır. Biz de bu şikayetleri Diyanet İşleri Başkanlığı'na aktarmış bulunmaktayız. Bu nedenle katılım bankalarının şubelerinin arttırılması taleplerimizi Diyanet İşleri Başkanlığı'na ilettik. Beklentimiz, tüm katılım bankalarının genel müdürleri ile Ankara'da bir toplantı yapılıp bu mağduriyetlerin giderilmesi noktasında bir mücadele verilmesiydi. Biz bu mücadeleyi yaparken asla faizci bir anlayışla hareket etmedik ve faizciliğe karşıyız. Diyanet-Sen Genel Başkanımız Ali Yıldız Bey'in ve yönetim kurulunun basın açıklamasında faizli bankalara geçilmesi ile alakalı bir cümle duyamazsınız. Yapılan açıklamada mağduriyetlerin giderilmesi, eğer promosyon verilecekse de bir maaş tutarında bir promosyon verilmesi teklif edilmiştir. Halk TV, Sözcü gibi televizyonlar kasten Müslümanların arasına fitne sokmak için "Diyanet promosyon peşine düştü" diye başlık atmış, bazı insanlar bundan etkilenmiştir fakat bu gerçeği yansıtmamaktadır.

Diyanet İşleri Başkanlığı Ankara teşkilatında 1800 kişi çalışan personel için yapılan ihalelerde katılım bankaları çağrılmış, sonra iptal edilmiş; ikinci turda devlet bankaları ile beraber çağrılmış, bu da iptal edilmiş; sonra tüm bankalar çağrılarak yeniden ihale açılmış ve bu ihalede devlet bankası olan Halk Bankası'na 72.000 TL'ye ihale verilmiştir. Biz burada Diyanet İşleri Başkanlığı'nın katılım bankalarına ihaleyi vererek örnek olmasını beklerdik.

Fakat aynı Halkbankası maalesef taşradaki illerde bu cömertliği göstermemiş, sanki bir el katılım bankaları ve devlet bankalarının illerdeki ihalelerine katılmamaları ile alakalı telkinde bulunmuş gibi 20.000 TL gibi komik bir ihale rakamını sunmuştur ve hiç yukarı çıkmamıştır.

Bursa'da yapılan ihalede 2800 çalışan memurumuz için komisyon kurulmuş, beş kişi komisyonda yer almıştır. Komisyon başkanımız Yıldırım Müftümüz ve İl Müftü Yardımcılarımız ve beş kişinin bir tanesi Diyanet-Sen İki Nolu Şube Başkanımız Kemal Göleç yer almıştır. İlk ihaleye tüm bankalar çağrıldığı halde dört banka katılmış fakat maalesef katılım bankalarımız bu ihaleye sıcak bakmamışlardır. Halk Bankası ise 22.000 lirayla ihaleden ayrılmıştır. Bu ihale iptal edilip on gün sonra yeniden tüm bankalar çağrılmış fakat Yapı Kredi, İş Bankası, Halk Bankası, Ziraat Katılım gelerek yine ihaleye maalesef itibar olunmamıştır. Bunun neticesinde en yüksek ihaleyi veren Koç grubu olan Yapı Kredi'ye ihale 61.000 TL karşılığında verilmiştir.

Benim ve Kemal başkanın diğer komisyon üyelerine ihalenin devlet bankalarında kalmasını söylediğimize tüm komisyon üyeleri şahittir.

Fakat Halk Bankası'nın Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 1800 çalışanına 72.000 TL verip Türkiye çapında büyük illerde 4000 kişilik ihaleler olmuş, 3000 kişilik ve bizim Bursa'da da 2800 kişi ile ihaleye girildiği halde Halk Bankası ve katılım bankaları maalesef ihaleyi almamak için gayret etmiştir. Bunu da anlamakta zorlanmaktayız.

Diyanet-Sen olarak biz asla faizli bankaları istemiyoruz. Kuveyt Türk'ün, Yapı Kredi'nin altyapısını kullanmasını bile tenkit ediyorduk kaldı ki direk Yapı Kredi'ye verilmesi bizi maalesef hayal kırıklığına uğratmıştır.

Son cümle olarak bunlara Diyanet-Sen'in sebep olduğu bilgisi yanlıştır. Doğru olan ise katılım bankaları ile bu işi alıp çok daha güzel hizmetlerle bu sıkıntıyı aşmayı dilememizdir.

Fakat bazı kişi ve kurumlar tarafından hassasiyet sahibi kardeşlerimize bu meseleyi sanki Diyanet-Sen planlamış ve desteklemekteymiş gibi bir algı oluşturularak Diyanet-Sen'den ayrılınması telkin etmişlerdir. Bu da Diyanet çalışanlarının teveccühünü almış, 90.000 üyeye ulaşmış ve üyelerine güç katmış, menfaatlerini üst seviyede tutmuş, hakça bir paylaşım istemiş, bunu da başarmış bir sendikaya faizci ve boykotsuz yaftasını yapıştırmak haksız bir itham olduğuna inanıyorum. Unutmayalım ki birileri çalışanların güçlü olmasını istemez. İster ki parça parça olsun, küçük küçük gruplar olsun ki yönetmesi kolay olsun isterler. Diyanet-Sen olarak biz bunu aştık, güçlüyüz, biriz ve beraberiz. Bunu bir daha geri döndürmek çalışanlarımızın menfaatine olmayacaktır.

Bu görüş ve düşüncelerle sizleri en içten duygularımla selamlıyorum. İyi ki Diyanet-Sen gibi büyük bir sendikaya üyeyiz. Hepinizi Allah'a emanet ediyorum.

Zekeriya TURUNÇ
Diyanet-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı

Genel Başkanımız Ali Yıldız’ın Diyanet İşleri Başkanlığı Maaş Anlaşma İhale Sürecine İlişkin Basın Açıklaması